Ana içeriğe atla

CHP İL BAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ



      CHP IL BAŞKANI KIM OLMALIDIR

CHP'de 14 Aralık'ta başlayan ilçe kongreleri 27 Ocak'ta tamamlanarak, 3 Şubat'ta başlayacak olan il kongreleri  süreci ise 1 Mart'ta sona erecektir.
Ardından Nisan ortalarında yapılması düşünülen CHP Büyük Olağan Kurultay partiyi iktidara götürecek değerli Kadrolar belirleneceği Düşünülmektedir.

İl Başkanlıkların seçimiyle birlikte CHP Genel Başkanı ve Parti Meclisi'ni seçecek olan Kurultay delegeleri de belirlenecektir.

İl Başkanlığı Seçimle Belirlenecek olan CHP 37'nci Olağan Kurultay Delegeleri de partiyi 2023 (Erken seçim olmazsa eğer )  ben bu tarihten önce erken seçim olacağı ihtimalini düşünenlerdenim, seçimde iktidara taşıyacak Genel Başkan  Parti Meclisi'ni ve Yüksek Disiplin Kurulunu seçecek. O yüzden derim ki Şuan il delegelerimiz ve seçecekleri İl Başkan, Yönetim Kurulu ve İl Disiplin Kurulu üyeleri ne kadar önemli olduğunu siz takdir edin artık...

 ADAY OLDUĞUNU BİLDİĞİMİZ VE BİLEMEDİĞİMİZ

Şuan CHP Ankara İl Başkanlığı için adaylığını açıklayan ve adları geçen aday isimler Mevcut İl Başkanı Rıfkı Güvener, Av. Umut Akdoğan, Mimar Mustafa Pınar, Av. Ali Hikmet Akıllı, Eski Gençlik Kolları Başkanı Ayhan Yalçınkaya ve ismini şuan açıklayamadığım iki arkadaşıma (görüşmeler gizlilikle devam ediyor.) 

ADAYLARA TEŞEKKÜR EDERİZ

Cumhuriyetin Başkenti Ankara Tabanlı, il başkanlığı yarışında bir çok adayın olmasından memnuniyet duyduğumuzu ve Ankara'da büyük heyecan yaşandığını bilmenizi isteriz. Bu vesile ile Tüm  İl Başkanı Aday  arkadaşlarımıza TEŞEKKÜR Ediyor, şimdiki çalışmalarında başarılar dileriz.

Elbette ki her aday ismin parti tabanında karşılığı var,  ancak bizler " Nasıl bir İl  başkanı ve Yönetim Kurulu istiyoruz" birazda bu konuda Parti Üyelerimiz ve Delegelerimizle sohbet edelim istedim.

* Ankara'da Yerel seçimlerde (Büyük Şehir Belediyesi) İktidar olduk, Genel Seçimlerde Ankara'da iktidarı olmak istiyoruz.

BUNUN İÇİN NELER YAPMALIYIZ;


 * ÖNCELİKLE ÇOK ÇALIŞAN İL ÖRGÜTÜ ,ÖNCE İLKELER SONRA İSTEKLERİ ÖN PLANA ÇIKARAN, ÖRĞÜTÜNE SARILIP, YÖNETİMİ PARTİ BİNALARINDAN ÇIKARAN, TÜM PARTİLİLERİMİZLE, STK, DERNEKLER, KAMU ÇALIŞANLARIYLA  BERABER SOKAĞI MESKEN TUTAN bir başkan ve Yönetim istiyoruz.


 AYRICA; 

** Geçmiş yönetimlerin yaptıklarından ders alıp, geleceğe daha etkili projeler SUNAN,



*** Yerel Yönetimlerin yaptıkları olumsuz projeleri eleştirilebilen,



**** İyi bir hatip olmalı sözleri ile etrafındakileri tesiri altına alabilen,



***** Halkıyla (yerel) bütünleşmeye öncelik vermeli, söz ve davranışları ile bunu kuvvetlendiren,

****** İlçe örgütlerimizle beraber , Yerel Yöneticilerimizi, Millet Vekillerimizi halkımızla kendi mahallelerinde buluşturmak, sorunları dinlemek ve çözüm yolları üretebilen, İl Başkan ve Yönetimi İSTİYORUZ.

 Siz değerli okurlarıMIZIN, ÜYELERİMİZİN, vatandaşlarımızın, delegelerimizin de  yorumlarını,  düşüncelerini ve katkılarını alarak 
"NASIL BİR İL BAŞKANI " istediğimizi birlikte Oluşturabiliriz.

Haftaya "KULİS" bilgilerinde var olduğu bir yazıda görüşmek üzere...

Sağlıklı, mutlu güzel bir hafta dileyerek yazımı şimdilik sonlandırıyorum.

Saygılarımla;
Ali Cemal Türkmen











Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EKONOMİK KRİZ

İŞ,  EKMEK, ÖZGÜRLÜK İSTİYORUZ Pazardan, marketlerden, çarşıdan hiç bir şey aynı fiyattan alınamıyor. Paranın değeri pula döndü. Ekonomideki kötü gidişat " PARA- DÖVİZ" krizi olarak patladı. Halkımızın alım gücü iyice düştü. Sürekli borçlanarak satamayacakları kadar mal üretmeye devam eden kapitalistler, elde ettikleri yüksek karları cebe indiriyorlar. Şimdide Şirketlerin borçlarını emekçilerin sırtına yıkıyorlar. Çok sayıda büyük şirketler konkordato ilan ederek iflasta olduğunu beyan etti. Milyarlarca dolar para yurt dışına çıkarıldı. Köprülere yolcu, hastanelere hasta teminatı verilerek yapılan " BÜYÜK PROJELERLE" şişem balon patlamış bulunuyor. Enflasyon çift rakamlı , vatandaşın enflasyonu ile devletin kurumu (DİEK) enflasyon arasında dağlar kadar fark var. Bir çok şirket seri halde işçi çıkarmaya devam ediyor. Krizleri Kapitalist sistem üretir. Bu sistemde ekonominin çarkları halkımızın yararına dönmez. Büyük şirketler, tekeller

SEVGİ SELİME

                                    SEVGİ SELİME; Hayatımın aydınlığı, Yarin ( 29 Mart)  Senin doğum günün.  Önceden seninle sohbet edip sonrada benim duygularımı paylaşmak istedm. Bugün beni herkesten daha iyi tanıyor beni sevmeyi, mutlu etmeyi seçen yüce insan; Önce bana olan aşkın ve sabrın için,  hayatımın bir parçası olduğun için TEŞEKKÜR EDERİM.  Bugün milyarlarca kelime bile seni ne kadar özlediğimi tam olarak anlayamaz, anlatamaz , Sen gerçekten benim hayatımın en büyük hazinesiydin.  Bugün bize veda etmiş , yanımda olmayabilirsin ama sevgin ve hatıraların sonsuza dek hep kalbimde saklandı ve yaşayacak. Kalbim hala acı çekiyor ve gözlerim her zaman gizli gözyaşları döküyor. Beni nasıl bu durumda bırakıp gittiğini anlayamıyorum. Kalplerimizin dibinden, cennetteki yeni evinizde sonsuz mutluluk ve barış diliyorum. Hoşcakal iki nefes arasındaki can, hoşcakal yarım bıraktığımız heyecan , hoşcakal iki gözüm,  menekşem, pıtırcığım, Sevdam, Kara gözlüm,  Esmer güzelim,  Nur yüzlüm,  Eş

ANNEM HAVVA'YA MEKTUP

  ANNEM (  HAVVA )'YA  MEKTUP  Bu yazıyı sana adadım annem. Sensizliğinde, çekilmeyen bir günün anlam ve önemi üzerine bir şeyler karalamak için oturduğumda, bilgisayarımın başına, sana dair bir şeyler yazmak istedim. Biliyorum sen bunu okuyamayacaksın, bilemeyeceksin,  göremeyeceksin ama olsun senin yerine duygularımı paylaştığım insanlar okuyacak. Sana yazdım ya bu yazıyı, ellerim titreyerek, gözlerim dolarak ve ağlayarak. Hiçbir abarti  yok sözlerimde, eğer duyuyor, hissediyorsan gittiğin yerlerde. Yalnızca, sevgimi değil, sensizliğe alışamadığımı da bilmeni istedim.  Alışamadım ya, alışmak ta istemiyorum hani !.. Zor geliyor ölüm, zor geliyor sensizlik !.. Tüm dünya herkes annesinin “anneler gününü” kutlayacakken, senin gününü kutlayamamak, ellerini öpememek, hep birlikte gülüp eğlenememek zor geliyor be anne. Kızgınım sana !.. kırgınım bizi bırakıp  bu kadar erken gitmene !.. Kızgınım ya, elinden bir şey gelmediğinin de farkındayım. Ama keşke biraz daha uzun yaşamayı dileseydi