Ana içeriğe atla

ESKİDEN


Yılları biraz geriye sardık
Çember çevrilir, Su musluktan içilir, Ağaçlara tırmanılırdı.

Bebekler bezden, Silahlar tahtadan, Resimler kömür karasından yapılırdı.
Kızlara ninelerinin, erkeklere dedelerinin İsimleri konulur, Saatli maarif okunurdu.
Komşuda pişen Bize... Bizde pişen komşuya düşerdi.

Geceler ayaz, Sokaklar karanlık, Yıldızlar parlak olurdu.
Turşu, salça, mantı Evde yapılır, Karpuz kuyuda soğutulurdu.
Erik ağacının çiçeği, Pencere camımıza yaslanır, Güz yaprakları bahçemize düşerdi.

Kardan adam yapılır, Evlerde soba yakılır, Kış gecelerinde masal anlatılırdı.
Merdiven çıkılır, Aidat ödenmez, Yönetici seçilmezdi.

Evler badanalı, Sokaklar lambasız, Mahalleler bekçili olurdu.
Ajans radyodan dinlenir, Çizgi roman okunur, Defterlere kenar süsü yapılırdı.
Hayat, Arkası yarın gibiydi, Kesintisizdi.
Her gün yaşanacak bir şey vardı.

Herkes kendi düşünü kurar, Kendi hayatını oynardı.

PEKİ YA ŞİMDİ NE YAPILIYOR!!!!!!!
Herkes ÇOK Yoğun, ÇOK Yorgun Ve
Tek başına......

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EKONOMİK KRİZ

İŞ,  EKMEK, ÖZGÜRLÜK İSTİYORUZ Pazardan, marketlerden, çarşıdan hiç bir şey aynı fiyattan alınamıyor. Paranın değeri pula döndü. Ekonomideki kötü gidişat " PARA- DÖVİZ" krizi olarak patladı. Halkımızın alım gücü iyice düştü. Sürekli borçlanarak satamayacakları kadar mal üretmeye devam eden kapitalistler, elde ettikleri yüksek karları cebe indiriyorlar. Şimdide Şirketlerin borçlarını emekçilerin sırtına yıkıyorlar. Çok sayıda büyük şirketler konkordato ilan ederek iflasta olduğunu beyan etti. Milyarlarca dolar para yurt dışına çıkarıldı. Köprülere yolcu, hastanelere hasta teminatı verilerek yapılan " BÜYÜK PROJELERLE" şişem balon patlamış bulunuyor. Enflasyon çift rakamlı , vatandaşın enflasyonu ile devletin kurumu (DİEK) enflasyon arasında dağlar kadar fark var. Bir çok şirket seri halde işçi çıkarmaya devam ediyor. Krizleri Kapitalist sistem üretir. Bu sistemde ekonominin çarkları halkımızın yararına dönmez. Büyük şirketler, tekeller...

SEVGİ SELİME

                                    SEVGİ SELİME; Hayatımın aydınlığı, Yarin ( 29 Mart)  Senin doğum günün.  Önceden seninle sohbet edip sonrada benim duygularımı paylaşmak istedm. Bugün beni herkesten daha iyi tanıyor beni sevmeyi, mutlu etmeyi seçen yüce insan; Önce bana olan aşkın ve sabrın için,  hayatımın bir parçası olduğun için TEŞEKKÜR EDERİM.  Bugün milyarlarca kelime bile seni ne kadar özlediğimi tam olarak anlayamaz, anlatamaz , Sen gerçekten benim hayatımın en büyük hazinesiydin.  Bugün bize veda etmiş , yanımda olmayabilirsin ama sevgin ve hatıraların sonsuza dek hep kalbimde saklandı ve yaşayacak. Kalbim hala acı çekiyor ve gözlerim her zaman gizli gözyaşları döküyor. Beni nasıl bu durumda bırakıp gittiğini anlayamıyorum. Kalplerimizin dibinden, cennetteki yeni evinizde sonsuz mutluluk ve barış diliyorum. Hoşcakal iki nefes arasındaki can, hoşcakal yarım ...

IYI KADINLAR VAR

 İyi ve güzel kadınlar var. Değeri bilinmemiş, güzelliği farkedilmemiş. Yaralarını Yaradandan başkasına bahsetmemiş... Sözlerini gözlerinden yansıtan. Gücünü karakterinden alan. Yaptığı fedakarlıklarla kimseye yaranamayan kadınlar... Bizim kadınlarımız,,, Gece göz yaşını yastığına akıtıp, sabah etrafa gülücükler dağıtan. Omuzundaki yüklerin ağırlığından başı önde yürüyen kadınlar... Makyaj yapmayı bir türlü beceremeyen, pencere kenarlarını, sade kahveyi, kuşları, kediyi hatta köpeği ve kelebekleri seven kadınlar... Çocukluğuna dargın, gençliğine vurgun, içleri dışlarından yorgun kadınlar.. İşte o kadınlara bin selam olsun..