Ana içeriğe atla

HAYATA GÜLÜMSE😂



HAYATA GÜLÜMSE! 😁😂🤹‍♀️

Hadi bırak heybendeki bütün o yorgun yıllarını, hayal kırıklıklarını, ...başkalarını mutlu edebilmek adına yaptığın ama zerre kadar mutluluk duymadığın bütün o rutin koşturmalarını bir kenara. 

Bugün 4 Kasım 2020 Çarşamba yepyeni bir pencereden bak bu sabah hayata. Çocuk masumiyetiyle, genç kalbinle, barış duygularınla, sevgi kalbinle ve bayram sevinciyle karşıla yeni doğan günü. 

Gülümse! Hayata, geçmişe, yarınlara, umutlarına gülümse! Hatalarından dersler çıkartmayı öğrenmelisin. Unutma! Hayatta hata diye bir şey yoktur aslında. 

Bizim hata sandığımız bütün o yanılgılara büyüklerimiz bu işe tecrübe diyorlar. Koyup önüne eksik yanlarını aynada kendine bakar gibi iyi bak. 

Neydi hayallerin ve ne kadarını hayata geçirebildin? Bir elbiseyi çıkarır gibi çıkarıp koy bir kenara üstündeki başkalarına adanmışlıklarını. Sadece kendin ol bu güzel sabah. 

Bu anı bir daha belki de asla yaşayamayacaksın, farkına var şöyle bir geniş kafesinden nefes al ve rahatla. Gönlünden ne geçiyorsa kalkıp onu yapmalısın. Kimsenin ne düşündüğünü umursamadan sadece sen ne istiyorsun diye olması gereken, yapılması gereken ve ertelenen ne varsa onu yap. 

Gülümse! Ama önce kendine… Gülümse Önce kendine değer ver ki anlamlı kılınsın her bir saniyen. Aldığın her nefesin amacına ulaşabilsin. İçindeki potansiyelin ve seni sen yapan bütün o küçük ayrıntıların farkına var ve tadını çıkar. 

Hem sonra mutluluk zaten küçük ayrıntılarda gizli değil midir? Hani daha önceki yazılarımda da hep belirttiğim gibi.

Unutma, kimse senin kadar güzel gülümseyemeyecek 😁😂 bu sabah yeni doğan güne. Kimse anlayamaz ki seni senin kadar. Ve kimse de sevemez senden başka böyle çıkarsız, saf, duru,  güzellikte seni.

Hayatı, dahası kendini erteleme bu sabah. Sadece gülümse 😁🤣, gerisi nasılsa gelir. 

Sımsıkı sarıl içindeki çocuğa. Bak Gazali ne güzel anlatmış:- “Kendine değer ver ve gönlünü olgunlaştır. Çünkü sen sadece bedeninle değil, ruhunla insansın.”


Günlerimiz,Depremsiz, Coranasiz sağlıklı ve muhteşem olsunn :)) Bol bereketli sevgi dolu güzel GÜNLER diliyorum. …

Ali Cemal Türkmen – 4 Kasım 2020 Çarşamba

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EKONOMİK KRİZ

İŞ,  EKMEK, ÖZGÜRLÜK İSTİYORUZ Pazardan, marketlerden, çarşıdan hiç bir şey aynı fiyattan alınamıyor. Paranın değeri pula döndü. Ekonomideki kötü gidişat " PARA- DÖVİZ" krizi olarak patladı. Halkımızın alım gücü iyice düştü. Sürekli borçlanarak satamayacakları kadar mal üretmeye devam eden kapitalistler, elde ettikleri yüksek karları cebe indiriyorlar. Şimdide Şirketlerin borçlarını emekçilerin sırtına yıkıyorlar. Çok sayıda büyük şirketler konkordato ilan ederek iflasta olduğunu beyan etti. Milyarlarca dolar para yurt dışına çıkarıldı. Köprülere yolcu, hastanelere hasta teminatı verilerek yapılan " BÜYÜK PROJELERLE" şişem balon patlamış bulunuyor. Enflasyon çift rakamlı , vatandaşın enflasyonu ile devletin kurumu (DİEK) enflasyon arasında dağlar kadar fark var. Bir çok şirket seri halde işçi çıkarmaya devam ediyor. Krizleri Kapitalist sistem üretir. Bu sistemde ekonominin çarkları halkımızın yararına dönmez. Büyük şirketler, tekeller...

TARİH 11 TEMMUZ 1979'U GÖSTERİYORDU

ACILI GÜNLER GERİDE KALDI Tarih 11 Temmuz 1979’u gösteriyordu. Babam çok heyecanlıydı. Vurulan Oğlu Ali Haydar Türkmen’in  Mahkemesi vardı çünkü. Sabah erkenden kalkıp üstünü giydi ve bizlere ”Ben Mahkemeye gidiyorum” dedi. Mahkemede oğlu Ali Haydar Türkmen'in davası sürerken karşı tarafla (oğlunu vuran polis ve onun arkadaşları) ilk defa karşılaşacaklar. “Can güvenliğimiz yoktur” diye mahkemeye gelmemiş, mahkeme heyetine dilekçe göndermişler.'di... Mahkeme'de duruma itiraz eden babam Niyazi Türkmen "Mahkeme Heyetine: “Biz siviliz ama can güvenliğimizden korkmuyoruz. Sizlerin karşınıza her zaman çıkabiliyoruz, istenilen her yere de gidiyoruz;; Ama ne acıdır ki onlar devletin her türlü imkânlarından yararlanıyorlar, bellerinde silah rahatça adam vurabiliyorlar ve üzerlerinde devletin resmi elbisesini taşıdıkları halde yine de “CAN GÜVENLİKLERİ YOK!“ diye mahkemeye bizim karşımıza çıkamıyorlar.   Burada bir  "ADALETSİZLİK " yok mu Hâkim Bey?...

TANITABILSEM,,,

  BİZİM KÖYÜN YEŞİL YAYLALARINI, İMKANIM OLSADA TANITABİLSEM, ALTIN BAŞAK VEREN TARLALARINI, FENNİ GÜBRE İLE CANLATABİLSEM. DEĞİRMEN ÇEVİRİR AKAR SULARI, İSTEYİNCE KOKAR MİS GİBİ SULARI, İSTEYEN TARLAYA SOKAR SULARI, KAZMA KÜREK İLE YÖNETEBİLSEM. AŞIK CEMALİYİM KÖYDEN AYRİYİM, NUFÜSUM ORDA NEDEN GAYRİYİM, KOVANIMA GELİP GİDEN ARIYIM, GAM YEMEM HERKESE TANITABİLSEM.