Ana içeriğe atla

ŞİMDİ OKULLU OLDUK , SINIFLARI DOLDURDUK



Hayatın koşturmacası içinde yılların nasıl geçtiğini anlamıyoruz ki. Ta ki torunum K.Toprak'in   Anne Annesi Ayşegül'un dediği gibi (minik kuzumun) okula başlamasına şahit olunca ‘’hey gidi günler hey’’ diyorsun kendi kendine...

Bir zamanlar bizlerde ilk okul heyecanı yaşamıştık, kara önlüklerimiz ve beyaz yakalarımız ve göğsümüzde ki cebimizde mendillerimiz ile elimizde çantamız ( herkeste yoktu) tüm mahallenin çocukları bir bir düşerdik okul yoluna.

O yıllarda okul gözümüzde büyür, anne ve babadan uzak kalma korkusu hepimizi sarar ve ağlardık çocuk yüreğimizin haklılığıyla.
 
Sonra bir bir geçilen sınıflar ve bitirilen okullar seni hayata hızlıca hazırlardı sen anlamadan ve arkana dönüp baktığında ‘’keşke hep çocuk kalsaydık’’ deriz hepimiz.
 
Sonra kendi aileni kurar ve evlat sahibi olursun. 3-5 yıl derken artık senin minik yavrunun da okullu olma zamanı gelmiş çatmıştır.     Ailenin yaşadığı heyecanı ve gururu bu kez sen yaşarsın, okula başlayacak tüm yavruların ailelerinin ortak heyecanıdır bu aslında, her evde bir bayram sevincidir sanki mini mini birlerin okul hazırlıkları.

Biricik torunumun Annesi Ayca Sinem Kızım  okula başlayışı da daha dün gibi... Kızımı da okula hazırlamak için çektirdiğimiz resmi, okul kıyafetleri, çantası, ayakkabı ve okul gereçleri ile tam bir öğrenci olmuş ve bizi heyecanlandırmıştı tüm anne babalar gibi. 

Şimdi aynı heyecanı bizimle birlikte biricik torunum K.Toprak'in  Anne , babası ( Ayça Sinem & İsmail Açar) yani velisi olan yavrularım yaşıyorlar.

Nasıl da hızla geçtin zalim yıllar, daha benim yavrularım küçücüktü. Şimdi onlar da okullu olan bir evladın ebeveyni oldular. 



Ben ve Aysegul kızlarımızı büyütürken  ve okullu oldukları dönemde yaşadığımız heyecanı ve sevinci şimdi onlar yaşıyorlar. Bu sevinç, sadece anne ve babaların kendileri için değil ülkesine ve vatanına hayırlı bir evlat yetiştirmek için çabalamanın haklı gururudur.

Benim biricik Torunum Kaan Toprak  büyüdü ve artık  Baglica ilkokullunun  birinci sınıfına başladı.

Artık hayatında, ailesinden sonra temel    bilgilerini alacağı, eğitim göreceği okul yıllarının başlangıcı  olan 2021/2022  eğitim hayatında başarılar dilerim.

Benim miniğim gibi ana okulu ve birinci sınıfa başlayan  , okullu olan tüm yavrularımıza zihin açıklığı diler, iyi bir eğitim alıp vatanına ve milletine hayırlı bir insan olmalarını dilerim.
#Baglicailkogretimokulu #birincisinif
#Hayirliolsun #basarilardileriz

Ali Cemal Türkmen 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EKONOMİK KRİZ

İŞ,  EKMEK, ÖZGÜRLÜK İSTİYORUZ Pazardan, marketlerden, çarşıdan hiç bir şey aynı fiyattan alınamıyor. Paranın değeri pula döndü. Ekonomideki kötü gidişat " PARA- DÖVİZ" krizi olarak patladı. Halkımızın alım gücü iyice düştü. Sürekli borçlanarak satamayacakları kadar mal üretmeye devam eden kapitalistler, elde ettikleri yüksek karları cebe indiriyorlar. Şimdide Şirketlerin borçlarını emekçilerin sırtına yıkıyorlar. Çok sayıda büyük şirketler konkordato ilan ederek iflasta olduğunu beyan etti. Milyarlarca dolar para yurt dışına çıkarıldı. Köprülere yolcu, hastanelere hasta teminatı verilerek yapılan " BÜYÜK PROJELERLE" şişem balon patlamış bulunuyor. Enflasyon çift rakamlı , vatandaşın enflasyonu ile devletin kurumu (DİEK) enflasyon arasında dağlar kadar fark var. Bir çok şirket seri halde işçi çıkarmaya devam ediyor. Krizleri Kapitalist sistem üretir. Bu sistemde ekonominin çarkları halkımızın yararına dönmez. Büyük şirketler, tekeller...

TARİH 11 TEMMUZ 1979'U GÖSTERİYORDU

ACILI GÜNLER GERİDE KALDI Tarih 11 Temmuz 1979’u gösteriyordu. Babam çok heyecanlıydı. Vurulan Oğlu Ali Haydar Türkmen’in  Mahkemesi vardı çünkü. Sabah erkenden kalkıp üstünü giydi ve bizlere ”Ben Mahkemeye gidiyorum” dedi. Mahkemede oğlu Ali Haydar Türkmen'in davası sürerken karşı tarafla (oğlunu vuran polis ve onun arkadaşları) ilk defa karşılaşacaklar. “Can güvenliğimiz yoktur” diye mahkemeye gelmemiş, mahkeme heyetine dilekçe göndermişler.'di... Mahkeme'de duruma itiraz eden babam Niyazi Türkmen "Mahkeme Heyetine: “Biz siviliz ama can güvenliğimizden korkmuyoruz. Sizlerin karşınıza her zaman çıkabiliyoruz, istenilen her yere de gidiyoruz;; Ama ne acıdır ki onlar devletin her türlü imkânlarından yararlanıyorlar, bellerinde silah rahatça adam vurabiliyorlar ve üzerlerinde devletin resmi elbisesini taşıdıkları halde yine de “CAN GÜVENLİKLERİ YOK!“ diye mahkemeye bizim karşımıza çıkamıyorlar.   Burada bir  "ADALETSİZLİK " yok mu Hâkim Bey?...

TANITABILSEM,,,

  BİZİM KÖYÜN YEŞİL YAYLALARINI, İMKANIM OLSADA TANITABİLSEM, ALTIN BAŞAK VEREN TARLALARINI, FENNİ GÜBRE İLE CANLATABİLSEM. DEĞİRMEN ÇEVİRİR AKAR SULARI, İSTEYİNCE KOKAR MİS GİBİ SULARI, İSTEYEN TARLAYA SOKAR SULARI, KAZMA KÜREK İLE YÖNETEBİLSEM. AŞIK CEMALİYİM KÖYDEN AYRİYİM, NUFÜSUM ORDA NEDEN GAYRİYİM, KOVANIMA GELİP GİDEN ARIYIM, GAM YEMEM HERKESE TANITABİLSEM.