Ana içeriğe atla

ÖLÜM BENİ ÇAĞIRIYOR BE ABLA

 


ÖLÜM beni çağırıyor beee ABLA..


Aradan ne kadar zaman geçti,  bilemiyorum Ankara Tip Fakültesi  Cebeci Hastanesinde beyazlara sarmışlardı beni. Sonra bir sandığa koydular. Sandığı iyice kapadılar. Güldüm..

"Korkmayın,  kaçmam" dedim ama beni tabi ki kimse duymadı...Beni ve ailemi zorla istemediğim bir arabaya bindirdiler... işler, amma da ters gidiyor ha...bir tarafta Babam (ailem) cenazemi  biz alacağız, defin edeceğiz diyor, bir taraftan da görevliler korkmuşlar, aileye cenazemi vermek istemedi...Vermediler de...Daha demin miydi neydi, beyaza bindik, şimdi siyaha...olur mu bu? Hem BENIM AILEM VAR ...ARKADAŞLARIM VAR,  DOSTLARIM VAR, DUYGULARIM VAR..


Bir süre gittik. Sonra durduk. kapı açıldı. Hop deyip, aldılar sandığı. gözleri yaşlı binlerce insanın arasından geçirdiler. Önceden kazılmış, hazırlanmış Karşıyakada bir çukura (mezara) koydular beni. Üzerime toprak atmaya başladılar. Nasıl da bilirler toprağı  ne kadar çok sevdiğimi...Yo yo yo bu kadarı çok..Sonra nefes alırken zorluk çekerim...


Söylediklerimi duymadılar, çok üzgündüler, ağlıyorlardı... Ellerini havaya kaldırıp bir şeyler mirildandilar. Yağmur için dua ediyorlar diye düşündüm. Sonra onlar çekip gittiler...

 Bir kısım genç etrafımı sardı...Elllerinde pankartlar vardi, Konuşma yaptılar, ellerini sıkarak havaya kaldırdılar, yeminler ettiler,  slogan attılar onlarda ayrıldı....


Arkalarından bağırdım, cagirdim, duyuramadım.

"Demek ki ben ölmüştüm." Buranın ne penceresi, nede dikiz geçilecek bir yeri var. Yaşadığım yerler bambaşkaydı.


Sonra biri geldi yanıma. "Hoş geldin" dedi. " Biraz   sonra giriş muamelen yapılacak".dedi.


 Bu arada baş ucumda güzel, yürekli Yiğitmi Yiğit duruşlu guzel mi, guzel bir kız belirdi.

Gözleri ağlamaktan şişmişti. Hala da ağlıyordu ya... Kızın yaş dolu gözlerine baktım. "Ağlama artık" dedim. Bilirsin aglayanları ve bana aciyanlari hiç sevmem. Hem ağlayacak ne var bunda. 

ÖLÜM işte, 15/16 Hazıran işci direnişleri icin mücadele ettik, 

PAYLAŞTIK, DAYANIŞMA yaptık benim kaderimde 17 yasinda ates edilerek kalleş gibi arkadan kurşunla vurulmak varmış.

Haziranda ölmek zor be abla...


16 Haziran benim toprakla buluşmam, 


Peki sizler arkadaşı, dostu, akrabası,  yoldaşı OLARAK duygularınızı, icinizdekileri bu sayfada paylaşmak istermisiniz?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EKONOMİK KRİZ

İŞ,  EKMEK, ÖZGÜRLÜK İSTİYORUZ Pazardan, marketlerden, çarşıdan hiç bir şey aynı fiyattan alınamıyor. Paranın değeri pula döndü. Ekonomideki kötü gidişat " PARA- DÖVİZ" krizi olarak patladı. Halkımızın alım gücü iyice düştü. Sürekli borçlanarak satamayacakları kadar mal üretmeye devam eden kapitalistler, elde ettikleri yüksek karları cebe indiriyorlar. Şimdide Şirketlerin borçlarını emekçilerin sırtına yıkıyorlar. Çok sayıda büyük şirketler konkordato ilan ederek iflasta olduğunu beyan etti. Milyarlarca dolar para yurt dışına çıkarıldı. Köprülere yolcu, hastanelere hasta teminatı verilerek yapılan " BÜYÜK PROJELERLE" şişem balon patlamış bulunuyor. Enflasyon çift rakamlı , vatandaşın enflasyonu ile devletin kurumu (DİEK) enflasyon arasında dağlar kadar fark var. Bir çok şirket seri halde işçi çıkarmaya devam ediyor. Krizleri Kapitalist sistem üretir. Bu sistemde ekonominin çarkları halkımızın yararına dönmez. Büyük şirketler, tekeller...

SEVGİ SELİME

                                    SEVGİ SELİME; Hayatımın aydınlığı, Yarin ( 29 Mart)  Senin doğum günün.  Önceden seninle sohbet edip sonrada benim duygularımı paylaşmak istedm. Bugün beni herkesten daha iyi tanıyor beni sevmeyi, mutlu etmeyi seçen yüce insan; Önce bana olan aşkın ve sabrın için,  hayatımın bir parçası olduğun için TEŞEKKÜR EDERİM.  Bugün milyarlarca kelime bile seni ne kadar özlediğimi tam olarak anlayamaz, anlatamaz , Sen gerçekten benim hayatımın en büyük hazinesiydin.  Bugün bize veda etmiş , yanımda olmayabilirsin ama sevgin ve hatıraların sonsuza dek hep kalbimde saklandı ve yaşayacak. Kalbim hala acı çekiyor ve gözlerim her zaman gizli gözyaşları döküyor. Beni nasıl bu durumda bırakıp gittiğini anlayamıyorum. Kalplerimizin dibinden, cennetteki yeni evinizde sonsuz mutluluk ve barış diliyorum. Hoşcakal iki nefes arasındaki can, hoşcakal yarım ...

IYI KADINLAR VAR

 İyi ve güzel kadınlar var. Değeri bilinmemiş, güzelliği farkedilmemiş. Yaralarını Yaradandan başkasına bahsetmemiş... Sözlerini gözlerinden yansıtan. Gücünü karakterinden alan. Yaptığı fedakarlıklarla kimseye yaranamayan kadınlar... Bizim kadınlarımız,,, Gece göz yaşını yastığına akıtıp, sabah etrafa gülücükler dağıtan. Omuzundaki yüklerin ağırlığından başı önde yürüyen kadınlar... Makyaj yapmayı bir türlü beceremeyen, pencere kenarlarını, sade kahveyi, kuşları, kediyi hatta köpeği ve kelebekleri seven kadınlar... Çocukluğuna dargın, gençliğine vurgun, içleri dışlarından yorgun kadınlar.. İşte o kadınlara bin selam olsun..